BİRİNCİ ZEYL [Makam itibariyle Yirmibeşinci Söz’e ilhak edilen zeyillerden, Yedinci Şua’nın Birinci Makamının Onyedinci Mertebesidir.] Sonra, bu dünyada hayatın gayesi (İman) ve hayatın hayatı iman olduğunu bilen bu yorulmaz ve tok olmaz yolcu, kendi kalbine dedi ki: “Aradığımız zâtın sözü ve kelâmı denilen bu dünyada En meşhur Ve en parlak (mu’cizelik sikkesinin parlaklığı) Ve […]
Mütalaalar
Yirmibeşinci Söz Üçüncü Şu’le
ÜÇÜNCÜ ŞU’LE: Üç ziyası var. BİRİNCİ ZİYA: Kur’an-ı Mu’ciz-ül Beyan’ın büyük bir vech-i i’cazı Onüçüncü Söz’de beyan edilmiştir. Kardeşleri olan sair vücuh-u i’caz sırasına girmek için bu makama alınmıştır. İşte Kur’anın herbir âyeti, birer necm-i sâkıb gibi i’caz ve hidayet nurunu neşr ile küfür ve gaflet zulümatını dağıttığını görmek ve […]
Yirmibeşinci Söz İkinci Şu’le
İKİNCİ ŞU’LE: İkinci Şu’le’nin “Üç Nur“u var. Birinci Nur: Kur’an-ı Mu’ciz-ül Beyan’ın heyet-i mecmuasında raik bir selaset, faik bir selâmet, metin bir tesanüd, muhkem bir tenasüb, cümleleri ve heyetleri mabeyninde kavî bir teavün; ve âyetler ve maksadları mabeyninde ulvî bir tecavüb olduğunu İlm-i Beyan ve Fenn-i Maânî ve Beyanî’nin Zemahşerî, […]
Yirmibeşinci Söz Birinci Şu’le Üçüncü Şua
ÜÇÜNCÜ ŞUA: Kur’an-ı Mu’ciz-ül Beyan’ın ihbarat-ı gaybiyesi ve her asırda şebabiyetini muhafaza etmesi ve her tabaka insana muvafık gelmesiyle hasıl olan i’cazdır. Şu Şua’ın “Üç Cilve“si var. Birinci Cilve: İhbarat-ı gaybiyesidir. Şu cilvenin “Üç Şavk“ı var. Birinci Şavk: Maziye ait ihbarat-ı gaybiyesidir. Evet, Kur’an-ı Hakîm bil’ittifak ümmi ve emin bir […]
Yirmibeşinci Söz Birinci Şu’le İkinci Şua
İKİNCİ ŞUA: Kur’anın câmiiyet-i hârikulâdesidir. (Yani i’caz derecesindeki icazıdır, veciz olmasıdır.) Şu şuanın, beş lem’ası var. Birinci Lem’a: Lafzındaki câmiiyettir. Elbette evvelki sözlerde, hem bu sözde zikrolunan âyetlerden şu câmiiyet aşikâre görünüyor. Evet لِكُلِّ آيَةٍ ظَهْرٌ وَبَطْنٌ وَحَدٌّ وَمُطَّلَعٌ وَ لِكُلٍّ شُجُونٌ وَغُصُونٌ وَ فُنُونٌ olan hadîsin işaret ettiği gibi; elfaz-ı Kur’aniye, öyle bir tarzda vaz’edilmiş ki, herbir kelâmın (1), hattâ herbir […]
Yirmibeşinci Söz Birinci Şu’le Birinci Şua
BİRİNCİ ŞU’LE: Bu şu’lenin üç şuaı var. BİRİNCİ ŞUA: Derece-i i’cazda belâgat-ı Kur’aniyedir. (Kelâm-ı belig, ilim denilen çömleklerde pişirilen ve hikmet denilen büyük küplerde duran ve fehm denilen süzgeç ile süzülen âb-ı hayat gibi bir manayı, zürefa denilen sâkiler döndürüp efkâr içer; esrarda temeşşi etmekle hissiyatı ihtizaza getiren kelâmdır. Muhakemat […]
Yirmibeşinci Söz
Yirmibeşinci Söz Mu’cizat-ı Kur’aniye Risalesi Elde Kur’an gibi bir mu’cize-i bâki varken, başka bürhan aramak aklıma zaid görünür. Elde Kur’an gibi bir bürhan-ı hakikat varken, münkirleri ilzam için gönlüme sıklet mi gelir? İHTAR (Yirmibeşinci Söz’ün Yirmidördüncü Sözle olan münasebeti; Bütün ehli velayetin gitmek istediği iki kemal nokta var; Biri; Cenab-ı […]
Yirmidördüncü Söz Beşinci Dal
BEŞİNCİ DAL: Beşinci Dal’ın “Beş Meyve”si var. Dördüncü Dal’a dikkat edildiğinde Onbirinci ve Yirmiüçüncü’de Sözde de geçtiği gibi Hikmet-i âlemin tılsımını ve Hilkat-i insanın muammasını ve Hakikat-ı salâtın rumuzunu fehmetmenin neticesinde görünen binler mehasinden beşine bu meyveler işaret etmiş olduğu anlaşılıyor. Birinci Meyve: Ey nefisperest nefsim, ey dünyaperest arkadaşım! Muhabbet, […]
Yirmidördüncü Söz Dördüncü Dal
DÖRDÜNCÜ DAL: (Nazar-ı nübüvvet ve tevhid ve iman; kâinata baktığı zaman bütün mevcudatı secde ve ibadet ve hamd ve tesbih eder bir surette görür. Semavat ve Arzın Mâlik-i Zülcelali ve dünya ve âhiretin Bâni-i Zülcemali olan Rabb-ül Âlemîn, şu kâinat sarayında şu daire-i esbab içinde hem melaikeyi, hem hayvanatı, hem […]
Yirmidördüncü Söz Üçüncü Dal
ÜÇÜNCÜ DAL: Haşir ve kıyameti en a’zam mertebede, en ekmel tafsilâtla Kur’an zikrediyor ve ism-i a’zamın mazharı olan Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm ders veriyor. Ancak kıyamet alâmetlerinden ve âhirzaman vukuatından ve bazı a’malin fazilet ve sevablarından bahseden ehadîs-i şerife güzelce anlaşılmadığından, akıllarına güvenen bir kısım ehl-i ilim onların bir kısmına zaîf veya […]